30 Aralık 2013 Pazartesi

The Jane Austen Book Club


The Jane Austen Book Club


Kitaplar , filmler, sergiler, sempozyumlar, konferans, seminerler daha sayamadığım bir çok durum bizleri düşünmeye sevk ederler. Bazen tek görevlerinin yapılış ya da yazılış anlamlarının bu olduklarını düşünürüm. 

Burada sizinle izlediğim bir filmden aldıklarımı paylaşmak istedim. Filmde Ünlü Yazar Jane Austen'ın yazdığı kitapları bir arada okumak isteyen ve okuduklarını yorumlayan 5 kadın ve bir erkeğin anlatıları var. Filmi izlerken bende beliren duygu insan ilişkilerinde ilgisizliğin ve sevgisizliğin asıl eksiklik olduğu fikriydi.



İnsan insana muhtaçtır düşüncesi filmin neredeyse tamamında gizlenmiş. Kadın ve Erkeğin evliliğe bakışı, zorluklardan çıkış noktaları hep sevgi ve ilgi paralelinde işlenmiş.
Kitap ve Kitap okumak kavramları çok kutsal bir yere sahip.
İnsanların hayatlarının bir başkası tarafından çalınmasının mümkün olan bir durum olmadığı ve herkesin kendi düştüğü durumdan yine kendisinin isteğiyle çıkabileceği anlatılmış.

Filmde çok güzel cümlelerde var. Kimisi duygusal açıdan kimisi gerçekçi açıdan bakıyor
'' Sanmak neye yarar ki önemli olan ne hissettiğindir '' ya da
'' Bir evlilik ancak zayıf olan taraf kadar sağlamdır ''.

Filmin bana düşündürdüğü güzel bir noktada insanın kendi doğrusunu görmesinden aslında dışarıdan bakanların ne kadar faydalı olduğu hatta en iyi doğruların onların bizim için görebildiklerini düşündürebilmesi.











27 Aralık 2013 Cuma

Twitter Araştırması


Twitter Araştırması

Amerikalı araştırmacı yazar Jon Bruner’ın 400 bin twitter hesabı üzerinde yaptığı incelemenin ilginç sonuçları ortaya çıktı. Account başına takipçi sayısı ortalaması sadece 1. Fakat öyle ilginç durumlar var ki belki de en ilginç olanı popüler yıldız Kate Perry’nin takipçisi sayısının 216 ülkenin nüfusundan daha fazla olması.




İnsanlar artık medya araçlarından önce twitter’ı kullanmayı tercih ediyorlar. Hızı ve direkt ağızdan çıkan cümleler olması daha inanılır hale getiriyor. Ayrıca bir yerlerden doğrulamaya da gerek yok. Twitter kullanıcılarının sadece %1’nin 3000 den fazla takipçisi bulunuyor. Bu kesimde genellikle medyatik tipler sanatçılar ve ünlülerden oluşuyor.


İlginç değimli hiç kimseyle bir kontağa girmeden milyonları attığınız birkaç tweet atarak etkilemek. Bakalım ileride daha neler göreceğiz.







21 Aralık 2013 Cumartesi

Acun Ilıcalı ve Markalaşma!



Popüler dünyada başarılı olan insanlar için görüş belirtirken sürekli onları övmek bir moda haline geldi

Sanki böyle insanları objektif değerlendirmek o kişilere puan kaybettirir düşüncesi hakim. YANLIŞI GÖR AMA SÖYLEME mantığı biraz egemen oldu.

Yaptıkları her şey için bir keramet haline geldi. Acun Ilıcalı’da bunlardan biri marka konferansında konuştuktan sonra CNN TURK’e demeç verirken başarısının sırrını müthiş özetledi ‘’ Doğru Zamanda Doğru Yerde Olmak ‘’




Bir düşünsenize markalaşmak bu kadar kolay mı? Yılardır bunun için emek harcayan yoktan kazıyarak gelen insanların markalaşması bu kadar kolay mı? Ya da sadece Acun Ilıcalı mı doğru zamanda doğru yerde olabiliyor. Bana çok İlginç geldi. Onun yerine ‘’ Doğru Zamanda Doğru İlişkiler yaratmak deseydi sanki biraz daha gerçekçi olurdu.